25 Ocak 2014 Cumartesi

Mavi CASIO atari

Hangi yılbaşıydı hatırlayamadım bir türlü. Ama ya 86 ya da 87 'dir. Bir küçük pakette mavi bir atari getirdin .Ne kadar ulaşılmaz bir şeyi ulaşılır yapmışsın şimdi düşününce. Hala,o paketten çıkanı gördüğümdeki sevincimi hissedebiliyorum. Aldığım en güzel hediyelerden biridir belki de en güzeli. O zaman sağ ve solda birer düğmeli atariler vardı bir sağa gidiyordun bir sola. Bu öyle değildi, 5 düğmeliydi. ( turuncu düğmeli) Kahramanımız bir tavşandı ve yukarıdan gelen kargalardan yerdeki havuçları korumaya çalışıyordu. 3 tane kargayı kaçırdın mı yanıyordun. Ama her bölüm biraz daha hızlanıyordu ve 1/4ündesağ taraftaki kulübe de bir yavru tavşan çıkıyordu ve göle gitmeye çalışıyordu. Sende yavru suya düşmesin diye bir tarftan kargaları kovalarken bir taraftan yavruyu kulübeye sokuyordun Ayrıca Kargalara sopa ile vuruyordun- ki düğmesi ayrıydı- ölsünler. Sıradan atarilerle kıyaslayınca bilgisayar oyunu gibi kalıyordu. Mahallede ne oynadık. ,Kadranı 99999 bitiyordu. 100000 yapınca ne olacak diye hepimiz çok meraklanmıştık. Doğal olarak hiç bir şey olmadı aynı şekilde devam etti:) Beni ne
mutlu etmiştin...

İlkokul 4.sınıf Mesken'den dönerken...

   4. sınıfta Heykel'deki okul Mesken'e taşınmıştı. Özel bir günün programıydı. 23 Nisan diye kalmış aklımda. Törene götürmüştün beni. Şiir okumuştuk Leyla, Utku , Murat, ben... Dönüşte Leyla kendi arabalarında babasına bizi geçmek için gaz veriyordu, ben de sana. Uzun süre yarışmıştık :) Galiba sonra onlara bıraktık önceliği ama onlar da biz de çok eğlenmiştik.:):):):):)